Dünyadan Haberler
Moderator
ABD Başkanı Donald Trump, geçtiğimiz hafta Birleşmiş Milletler binasında aralarında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın da olduğu Müslüman ülke liderleriyle Gazze konulu bir görüşme yapmış ve "Gazze'deki savaşı bitirmek istiyoruz” ifadelerini kullanmıştı. Trump bu toplantıda, katılan ülkelere dikkat çekerek ve “Bunu yapabilecek grup bu” dedi. Toplantı sonrası Cumhurbaşkanı Erdoğan ise "Çok çok verimli, güzel bir toplantıyı bitirdik. Ben memnunum, sonucu da hayrolsun" açıklamasında bulundu.
İlginizi Çekebilir
Trump, geçtiğimiz akşam işte bu toplantının ardından netleşen Gazze Planı’nı paylaştı. Uluslararası toplum tarafından da kabul edilen 20 maddelik plan Gazze için ne vadediyor? Gazze’deki soykırımı bitirecek bu plan sonrası Hamas ne olacak? Orta Doğu’nun kanayan yarası Gazze’nin geleceği için büyük önem taşıyan ‘Gazze Planı’nı İstanbul Kültür Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hasan Köni ile konuştuk.
İşte Köni'nin değerlendirmeleri:
HAMAS, BARIŞ PLANI İLE ORTADAN KALDIRILIYOR
Genel olarak bakıldığında Gazze Planı, Hamas'ı Gazze'den tamamen silmeyi ve Filistin meselesinin dışına çıkarmayı hedefliyor. Plan uyarınca Hamas'ın tamamen silah bırakması, İsrail Ordusu'nun ise Gazze'nin belirli bölgelerinde varlığını sürdürmesi öngörülüyor. Barış planını oluşturmak üzere ABD Başkanı Donald Trump'ın başkanlığında, Eski İngiltere Başbakanı Tony Blair'in de içinde bulunduğu bir grup oluşturuldu. Danışmanlar arasında İsrail, Katar ve ABD yer alıyor.
Katar, hem Hamas'ı koruyor hem de diğer Arap ülkeleriyle birlikte Hamas'ın finans kaynağı konumunda. ABD, Katar'ı da sisteme dahil ederek Hamas'ın finans kaynağını kesmeyi amaçlıyor. Zira Katar'ın danıştığı ülkeler arasında Suudi Arabistan, Mısır ve diğer bazı Arap ülkeleri bulunuyor. ABD, aynı zamanda Hamas'ı tehdit ederek, "Bu plana uymazsan İsrail'i serbest bırakırım" mesajı veriyor.
Plana göre, Gazze'nin korunması için bir Güvenlik Birimi kurulacak ve bu birim Gazze'yi kontrol altına alacak. Böylece Hamas sistem dışına itilirken, Gazze'deki sivil halk sisteme entegre edilecek. İsrail de bölgede bir güvenlik ağı oluşturacak.
TRUMP, 'BEN BU İŞİN İÇİNDEYİM' DİYOR
Sistemi Trump'ın kontrol edeceğini belirten Köni, "Karşı çıkılamayacak. İsrail'in gücü eşittir ABD'nin gücü. Trump, 'Ben buradayım, bu barış yapılacak' diyor. Sonrasında değişik varyasyonlar gelebilir. Trump'ın Hamas'a 3-4 gün süre verdiği belirtiliyor. Trump, 'Ben bu işin içindeyim' diyor, 'Ben yokum, siz aranızda anlaşın' demiyor. Orta Doğu'daki ülkelere 'Anlaşın' diyor. Bu planın Orta Doğu'nun barışına da katkı sağlayacağını ifade ediyor." dedi.
GAZZE, TAMAMEN BATI'NIN DENETİMİNE GEÇİYOR
Köni, plandan anlaşılanın, Gazze'nin Mahmut Abbas yönetimine ve Batı'nın denetimine bırakılması olduğunu söyledi.
Filistin'in tamamen susturulmasıyla olayın kapanacağını, sonrasında görüşmelerin devam edeceğini aktaran Köni, "Plan, hem Gazze'yi tamamen silahsızlandırıyor hem de Hamas'ın arkasındaki parasal gücü tamamen çekiyor. Suudi Arabistan ve Katar'ı plana dahil ettiğinizde Hamas'ı besleyecek herhangi bir güç kalmıyor. Savaş parayla olur. Peşinden, 'Bak komite içinde Araplar da var. Biz de bu olayın içindeyiz. Orta Doğu'da barış olsun istiyorum ama bu Hamas ile olmaz' deniliyor. Hamas tamamen sistem dışı bırakılıyor." değerlendirmesinde bulundu.
ÜLKELER HAMAS'I TANIYORUZ DEMEDİ
Trump'ın Hamas'a 3-4 gün süre verdiğini anımsatan Köni, "Bu plan zaten Barış Planı değil ültimatom. Hamas'ı tamamen ortadan kaldırmak. Filistin halkı ne yapabilir ki? Tekrar çatışmaya girmesi, ölümlerin devam etmesi demek. Ülkeler Filistin Devleti'ni tanıdıklarını açıkladı ama hangi devleti tanıdılar? 'Biz Hamas'ı tanıyoruz' demediler. 'Biz Filistin Devleti'ni tanıyoruz' dediler. Ama Mahmut Abbas'ı mı tanıyorlar? Bu halkı destekleyenler bu Barış Planı'na, Gazze Planı'na evet diyen ülkeler zaten. Trump, İsrail'e 'Arap ve Müslüman ülkelerle görüştüm, sen de kabul et' dedi. Hamas, eğer bu planı kabul etmezse sonrası daha kötü olacak." şeklinde konuştu.
ARZI MEVUD HİKAYESİ PALAVRA, İSRAİL'İN ÖYLE BİR NÜFUSU YOK
Köni, İsrail'in kendini güvende hissetmesi halinde bağımsız bir Filistin Devleti'nin kurulabileceğini belirterek, "Arzı mevud hikayesi palavra. İsrail'in genişlettiği topraklarda 9 milyon nüfus var. 2 milyonu Arap, 7 milyonu Yahudi. Ne yapacak, 10 kilometre başına bir tane Yahudi mi koyacak? Hayal ettiği o toprakları kontrol altına alması için İsrail'e nüfus da gerekiyor. İsrail'in öyle bir nüfusu yok. Bir Filistin Devleti'nin kurulması, Ürdün'ü, Lübnan'ı, Suriye'yi, Irak'ı rahatlatır." değerlendirmesinde bulundu.
